Eniştesini, yeğenlerinin gözü önünde öldürdü,

Bursa'da ablasıyla tartışan eniştesi Ahmet Kandemir'i 9 ve 14 yaşlarındaki yeğenlerinin gözü önünde pompalı tüfekle vurarak öldüren Mustafa Yılmaz'ın yargılanmasına başlandı. Müebbet hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıkan Yılmaz, duruşmadaki ifadesinde, "Olay günü ablam ve çocukları bizde olduğu için eniştem tüfekle içeri girdi. Ben de ani bir refleksle tüfeği elinden aldım ve ayaklarına doğru ateş ettim. Amacım öldürmek değil, korkutmaktı" dedi.

Bursa'da yaşayan 2 çocuk annesi G.K, eşi ile tartıştıktan sonra 2 çocuğunu da yanına alarak annesinin evine gitti. Bir süre sonra Ahmet Kandemir de eşi ile çocuklarını geri getirmek için kayınvalidesinin evine geldi. Burada çift arasında çıkan tartışmaya Kandemir'in kayınbiraderi Mustafa Yılmaz da dahil oldu. Çıkan kavgada Yılmaz, evdeki pompalı tüfekle eniştesine ateş etti. Çocuklarının gözü önünde vurulan Ahmet Kandemir, olay yerine hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Mustafa Yılmaz jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi mahkemece 'Kasten adam öldürmek' suçundan tutuklanarak Bursa Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. "2'NCİ DURUŞMADA DETAYLI SAVUNMA YAPACAĞIM" İkinci duruşmada detaylı savunma yapacağını belirten Mustafa Yılmaz, hakimin "Evde iki tüfek vardı. Diğeri kimindi?" sorusuna ise "Bu tüfeği beslediğim güvercinlere zarar veren atmaca için bulunduruyordum" dedi. Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. "AMACIM KORKUTMAKTI" Bursa 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakkında 'Kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Mustafa Yılmaz ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya müşteki yakınları ile Ahmet Kandemir'in eşi de katıldı. Duruşmada söz alan Mustafa Yılmaz, Mustafakemalpaşa Adliyesi'nde nöbetçi mahkemede verdiği ifadesini tekrarlayarak, "Olay günü ablam ve çocukları bizde olduğu için eniştem tüfekle içeri girdi. Ben de ani bir refleksle tüfeği elinden aldım ve ayaklarına doğru ateş ettim. Amacım öldürmek değil, korkutmaktı" dedi.