İzmir Barosu Başkanı ve Genel Sekreterine Yönelik Tehditlere Sert Tepki

İzmir Barosu, Başkan Av. Sefa Yılmaz ve Genel Sekreter Av. Zöhre Dalkıran’ın tehdit edilmesi üzerine, “Başkanımızın ve Genel Sekreterimizin yanındayız” başlıklı bir açıklama yayınladı.

İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz ve Genel Sekreteri Av. Zöhre Dalkıran’ın, görevleri nedeniyle tehdit, hakaret, ısrarlı takip ve kamu görevlisinin görevini yapmasını engelleme gibi suçlara maruz kaldığı açıklandı. Baro tarafından yapılan açıklamada, yaşanan olayların detayları kamuoyu ile paylaşıldı ve hukuki sürecin kararlılıkla takip edileceği belirtildi. Tehdit ve Takip Skandalı Baro açıklamasına göre, olaylar İzmir Barosu Adli Yardım Merkezi’ne avukat görevlendirilmesi için başvuran bir şüphelinin, önceki taleplerinin görevlendirilen avukatların iadesiyle sonuçlanması üzerine son başvurusunun reddedilmesiyle başladı. Bunun ardından şüpheli, Başkan Av. Sefa Yılmaz ve Genel Sekreter Av. Zöhre Dalkıran’a yönelik ölüm tehditleri içeren videolar ve mesajlar göndermeye başladı. Şüphelinin, meslektaşların çocuklarının doğum tarihleri ve isimlerini elde ederek tehditlerini sürdürdüğü belirtildi. İzmir Barosu, yaşananların kabul edilemez olduğunu ve bu tehditlerin baronun bütünlüğüne yönelik olduğunu ifade etti. Savcılık Süreci ve Tepkiler 23 Aralık 2024 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusunun ardından, şüpheli gözaltına alındı ve savcılıkta suçlarını itiraf etti. Ancak, sulh ceza hakimliği tarafından verilen “mağdura yaklaşmama” ve “haftada bir gün kolluğa imza verme” tedbir kararlarıyla şüpheli serbest bırakıldı. Baro açıklamasında, bu kararın hukuki süreçlerde caydırıcılığı zayıflattığı ve meslektaşlarının güvenliğini tehlikeye attığı vurgulandı. Ayrıca, İzmir Barosu’nun Başkan ve Genel Sekreterin yanında olduğu ve hukuki süreci yakından takip edeceği duyuruldu. İzmir Barosu’ndan Dayanışma Mesajı Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Başkanımızın ve Genel Sekreterimizin uğradığı bu çirkin saldırıların sadece bireysel değil, mesleki onurumuza ve hukuk düzenine yönelik bir saldırı olduğunun bilincindeyiz. İzmir Barosu olarak bu tehditlerin karşısında dimdik durmaya devam edeceğiz.