casino siteleri slot siteleri
bahis siteleri canlı bahis siteleri

TARKEM’in Kuruluş Amacı ve Sorular: İzmir’in Geleceği Tehdit Altında mı?

GÜNDEM/GÜNCEL (HABER MERKEZİ ) - | 26.12.2024 - 13:41, Güncelleme: 26.12.2024 - 13:41 350 kez okundu.
 

TARKEM’in Kuruluş Amacı ve Sorular: İzmir’in Geleceği Tehdit Altında mı?

TARKEM, İzmir’in kültürel mirasını koruma amacını taşırken, son yıllarda artan tartışmalarla birlikte bir dizi sorunun odağı haline geldi.
İzmir’in kimliği, emperyalist ve küresel stratejilerin etkisiyle nasıl şekilleniyor? 2012 yılında kurulan TARKEM (Tarihi Kemeraltı İnşaat Yatırım Ticaret A.Ş.), İzmir’in tarihi ve kültürel değerlerini korumak amacıyla kuruldu. Ancak zamanla, bu hedeflerin ötesine geçildiği ve TARKEM’in, sadece yerel bir kalkınma girişimi değil, aynı zamanda küresel stratejilerle şekillendirilen bir araç haline geldiği yönünde ciddi soru işaretleri oluştu. TARKEM ve UNESCO Dünya Mirası Süreci TARKEM’e İzmir’in UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne adaylık dosyasını hazırlama yetkisi verilmesi ve Tarihi Liman Kenti’nin Alan Yönetim Planı’nda gözlemci rolü üstlenmesi, yerel halkın kaygılarını artıran gelişmelerin başında gelmektedir. İzmir’in uluslararası bir denetim altına alınması, yerel kimliğin kaybedilmesine yol açacak mı? Emperyalist ve İsrail İskân Politikaları TARKEM’in küresel stratejilerin parçası olarak ele alınması gerektiği, emperyalistlerin ve İsrail’in iskân politikalarıyla bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Bu politikalar, yerel halkı ve esnafı devre dışı bırakarak, ticari alanların uluslararası şirketlere tahsis edilmesi gibi adımları içeriyor. Bu durum, İzmir’in kültürel dokusunu tehdit etmekle kalmayıp, sosyo-ekonomik yapıyı da dönüştürmeyi amaçlıyor. Avrupa Birliği ve İzmir’in Geleceği TARKEM’in faaliyetlerinin Avrupa Birliği üyelik süreci çerçevesinde İzmir’i bir test merkezi haline getirdiği ifade ediliyor. Yer toplama, kira anlaşmaları ve bölgesel ekonomik düzen müdahaleleri, bu sürecin parçası olarak değerlendirilmektedir. İzmir, bir özerklik modeli haline gelmeye mi hazırlanıyor? Salepçioğlu İş Hanı ve Esnafın Mücadelesi Salepçioğlu İş Hanı, bölgedeki esnafın karşılaştığı tehditlerin somut örneklerinden biridir. Esnaf, TARKEM’in politikaları karşısında hem ekonomik hem de sosyo-kültürel olarak büyük bir baskı altındadır. Esnafın Ankara’ya başvurusu ve hükümetin desteği, bu sorunun çözümü noktasında önemli bir adımdır. TARKEM eski Genel Müdürü Sergenç İneler’in açıklamaları ise, bu sürecin daha da derinleştiğini gösteriyor. İzmir Vakıflar Bölge Müdürü ve Tartışmalı Kararlar Son olarak, İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Tahir Emre Can’ın Salepçioğlu Camii İmam Lojmanını TARKEM’e vermesi, bölgedeki halkın ve esnafın çıkarlarını hiçe sayan bir yaklaşım olarak eleştirilmektedir. Bu tür kararlar, İzmir’in kültürel mirasını koruma misyonuyla çelişiyor. İzmir’in Geleceği İçin Uyanış TARKEM’in faaliyetleri, İzmir’in kültürel mirasının korunmasıyla ilgili tartışmalara yol açmakla kalmamış, aynı zamanda şehrin sosyo-ekonomik yapısını dönüştürmeyi hedefleyen küresel bir planın parçası haline gelmiştir. İzmir’in kimliği, yerel halkın çıkarları ve kültürel bağımsızlık açısından tehdit altındadır. İzmir halkı ve yerel yöneticiler, bu meseleye daha dikkatli yaklaşmalı, İzmir’in geleceğini korumak adına güçlü bir birliktelik oluşturmalıdır. Bu oyunun bozulması için halkın bilinçli bir şekilde hareket etmesi, İzmir’in milli çıkarlarının savunulması gerekmektedir.
TARKEM, İzmir’in kültürel mirasını koruma amacını taşırken, son yıllarda artan tartışmalarla birlikte bir dizi sorunun odağı haline geldi.

İzmir’in kimliği, emperyalist ve küresel stratejilerin etkisiyle nasıl şekilleniyor?

2012 yılında kurulan TARKEM (Tarihi Kemeraltı İnşaat Yatırım Ticaret A.Ş.), İzmir’in tarihi ve kültürel değerlerini korumak amacıyla kuruldu. Ancak zamanla, bu hedeflerin ötesine geçildiği ve TARKEM’in, sadece yerel bir kalkınma girişimi değil, aynı zamanda küresel stratejilerle şekillendirilen bir araç haline geldiği yönünde ciddi soru işaretleri oluştu.

TARKEM ve UNESCO Dünya Mirası Süreci
TARKEM’e İzmir’in UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne adaylık dosyasını hazırlama yetkisi verilmesi ve Tarihi Liman Kenti’nin Alan Yönetim Planı’nda gözlemci rolü üstlenmesi, yerel halkın kaygılarını artıran gelişmelerin başında gelmektedir. İzmir’in uluslararası bir denetim altına alınması, yerel kimliğin kaybedilmesine yol açacak mı?

Emperyalist ve İsrail İskân Politikaları
TARKEM’in küresel stratejilerin parçası olarak ele alınması gerektiği, emperyalistlerin ve İsrail’in iskân politikalarıyla bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Bu politikalar, yerel halkı ve esnafı devre dışı bırakarak, ticari alanların uluslararası şirketlere tahsis edilmesi gibi adımları içeriyor. Bu durum, İzmir’in kültürel dokusunu tehdit etmekle kalmayıp, sosyo-ekonomik yapıyı da dönüştürmeyi amaçlıyor.

Avrupa Birliği ve İzmir’in Geleceği
TARKEM’in faaliyetlerinin Avrupa Birliği üyelik süreci çerçevesinde İzmir’i bir test merkezi haline getirdiği ifade ediliyor. Yer toplama, kira anlaşmaları ve bölgesel ekonomik düzen müdahaleleri, bu sürecin parçası olarak değerlendirilmektedir. İzmir, bir özerklik modeli haline gelmeye mi hazırlanıyor?

Salepçioğlu İş Hanı ve Esnafın Mücadelesi
Salepçioğlu İş Hanı, bölgedeki esnafın karşılaştığı tehditlerin somut örneklerinden biridir. Esnaf, TARKEM’in politikaları karşısında hem ekonomik hem de sosyo-kültürel olarak büyük bir baskı altındadır. Esnafın Ankara’ya başvurusu ve hükümetin desteği, bu sorunun çözümü noktasında önemli bir adımdır. TARKEM eski Genel Müdürü Sergenç İneler’in açıklamaları ise, bu sürecin daha da derinleştiğini gösteriyor.

İzmir Vakıflar Bölge Müdürü ve Tartışmalı Kararlar
Son olarak, İzmir Vakıflar Bölge Müdürü Tahir Emre Can’ın Salepçioğlu Camii İmam Lojmanını TARKEM’e vermesi, bölgedeki halkın ve esnafın çıkarlarını hiçe sayan bir yaklaşım olarak eleştirilmektedir. Bu tür kararlar, İzmir’in kültürel mirasını koruma misyonuyla çelişiyor.

İzmir’in Geleceği İçin Uyanış
TARKEM’in faaliyetleri, İzmir’in kültürel mirasının korunmasıyla ilgili tartışmalara yol açmakla kalmamış, aynı zamanda şehrin sosyo-ekonomik yapısını dönüştürmeyi hedefleyen küresel bir planın parçası haline gelmiştir. İzmir’in kimliği, yerel halkın çıkarları ve kültürel bağımsızlık açısından tehdit altındadır.

İzmir halkı ve yerel yöneticiler, bu meseleye daha dikkatli yaklaşmalı, İzmir’in geleceğini korumak adına güçlü bir birliktelik oluşturmalıdır. Bu oyunun bozulması için halkın bilinçli bir şekilde hareket etmesi, İzmir’in milli çıkarlarının savunulması gerekmektedir.

İzmir HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberege.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.