TÜİK verilerine göre ülkemizde 13 milyon kişi yoksulluk sınırının altında bir gelir seviyesinde yaşam mücadelesi veriyor.   İşsizlik sayısı özellikle gençler arasında gün be gün artıyor. Gençler gitgide umudunu kaybediyor.   Yüzlerce insan ülkelerinden ülkemize göç ediyor. Sokaklar göçmen kaynıyor.   Gitgide yaşam şeklimiz değişiyor, kültürümüzü kaybediyoruz.   İktidar, insanları ihtiyaç duyar hale getirerek, makarna, kömür yardımı yaparak oluşturdukları sadaka kültürü ve göçmenlere verilen vatandaşlık hakları ile o kesimin oylarına talip oluyor.   Fikir ayrılıkları demokrasinin temelinde yatar. Fikir ayrılıklarına saygı duymak, anayasaya da saygı duymaktır.   Hiç bir şey bizim istediğimiz gibi olmayabilir, hatta yüzde yüz zıt fikirlerde de olabiliriz. Her koşulda birbirimize saygılı olmalıyız. Aksi davranış ve baskı uygulamak bizi demokrasiden uzaklaştırır.   Farklı, taban tabana zıt görüşlerde de olsak mücadele ederken adaletten ayrılamayız.   Fikirle mücadele AHLAKLI, ONURLU, SAYGILI bir şekilde olmalıdır. Bize düşen sorumsuzlukları, sorumlulukla bastırmak olmalıdır.   Farklılıklarımızla bir arada yaşamayı öğrenmemiz gerekir.   Her insanın ırktan, renkten veya mezhepten bağımsız olarak, şiddet olaylarının gölgesinden uzak, barış içinde yaşamaya hakkı vardır.   Özlemini duyduğumuz barış ve kardeşlik, insan haklarının, özgürlüklerin ve demokrasinin geliştirilmesiyle, kültür ve kimlik politikaları ve birbirimizin kültürleriyle uzlaşma ile sağlanacaktır.   Ülkenin birlik ve bütünlüğü hangi etnik köken, hangi dinden, hangi düşünceden olursa olsun tüm yurttaşların kimliklerini, kültürlerini koruyup, kimseyi aşağılamadan, ötekileştirmeden, kardeşlik ve barış içinde yaşamalarını sağlamakla olacaktır.   İktidar yetkilileri, her şeyi toz pembe gösteren ekonomistler pazar yerlerini dolaşıp, esnaf ve halkla konuşarak gitgide artan mutfak yangınına,pahalılığa acilen çözüm bulmaları  gerekir.   Şimdi gözümüzde ki göz bağını kesip açma ve ivedilikle ülkemizin geleceği için doğru çözümler üretme, herkesi kucaklama vaktidir.   BAŞKALARINI BİLEMEM AMA BİZİM İÇIN GİDECEK  BAŞKA BİR YER YOK.