Günümüzün Golyat’ı İsrail’dir. Hz. Davut’un ruhu, Güney Afrika olarak, Golyatlaşan İsrail’i alnından vurmuştur.   Hz. Davut, sıska, çelimsiz, sıradan bir çobandır. Yaşadığı dönemin İsrail kralı Samuel’dir. Saul, İsrail kralı olmak istemektedir. Rab, buna karşı çıkar. Samuel’e: “Ben Saul’ın İsrail Kralı olması reddettim… Seni Beytlehemli İşay’ın evine gönderiyorum. Çünkü onun oğularından birini kral seçtim…” (Tevrat 1. Samuel 16:1) Seçilen Kral, Kuran’ı Kerim’de adı 16 kez yer alan Hz. Davut’tur.   Filistin ile İsrailoğulları savaşmak amacıyla Ela Vadisi’nde toplandılar. Filistinliler arasında, adı Golyat olan bir dev adam vardır. (Kuran’da adı Câlût) Golyat’ın boyu üç metreye yakındı. ”Başına tunç miğfer takmış, pullu bir zırh kuşanmıştı. Tunç zırhın ağırlığı 57 kiloydu. Baldırları zırhlarla korunmuştu. Omuzları arasında tunç pala asılıydı. Mızrağının sapı dokumacı tezgahının sırığı gibiydi…. Golyat’ın önü sıra kalkanını taşıyan bir adam yürüyordu. (Tevrat 1. Samuel 17: 7) Böyle korkunç idi, İsrailoğullarının başına bela olan Golyat, yani Câlût… “Orduların önünde kırk gün boyunca sabah akşam ortaya çıkıp meydan okudu. (17:16) Kimse bu zalime karşı durmaya cesaret edemiyordu. Ve Davut ortaya çıktı. Hiç kimse onun, Golyat’ı yeneceğine inanmadı. Ama Kkral Saul bir umutla kendi kıyafetlerini çelimsiz Davut’a giydirdi. Ona zırhını verdi. Davut, ince ve zayıf bir çoban… Zırhı taşıyamadı. Bu kıyafetlere alışık değil. Kendisine verilen zırh ve silahların hepsini reddetti, sadece birkaç taş toplayıp cebine koydu, sapanını aldı ve Golyat’ın karşısına çıktı. Ve sapanı ile attığı taş, Golyat’un alnına gelince o dev adam yüz üstü düştü. Tevrat’ta detayıyla anlatılan bu olay, Kuran-ı Kerim’de de geçmektedir. Bu ve buna benzer hikmetli olaylar, her gün milyonlarca kez Müslüman Devletlerinde anlatılır. * Endonezya’da818.634 cami vardır.  Bu camilerde anlatılır; örnek verilir. Hindistan’da bulunan 304.334 Camide; Suudi Arabistan’da 281.494’camide; Mısır 111.508 ve bu güzel ülkemin 89.259 camisinde, Allah’a iman etmiş Hz. Davut’un haksızlığa başkaldırısı anlatılır… Müslüman olan milletlerde huşu ve gözyaşı içinde bu örnekleri dinlerler. Hele hele, insanlara azap ve fakirlik karşısında sabır ve tahammülü öğüt vermek için milyonlarca liralık arabalarıyla gezenler, gözü yaşlı olarak bu kıssaları ekranlardan anlatıyor. Milyonlarca kişi de neredeyse ibadet derecesinde bu inancın yüceliğini dinliyor. * İsrail artık geçtiğimiz yüz yılın başında adına Nazizm denilen bir Golyat ile yeniden karşılaşmış ve sonuçta, diğer devletlerin Davutlaşması ile bu beladan kurtulmuştur. Günümüzün Goltyat’ı artık İsrail’dir. Bu Golyat’a karşı duruş, sadece beş ülkede 1, 600.000’den fazla camisi bulunan Müslüman ülkelerden beklenirdi ama Hz. Davut ruhu, Güney Afrika’dan ses verdi. Güney Afrika, zırhı, tankı, bombayı kuşanan deve karşı cebine taşları yani “Hukuk Sistemi”ni doldurdu ve sapanı ile İsrailleşen Golyat’ı alnından vurdu. Hz. Davut’un ruhu, Güney Afrika’da ortaya çıktı, Müslümanlar maalesef seyretti. Hz. Davut’un ruhu için merhamete çağrının, gözyaşına değil de Hukuk ve bilime ihtiyaç duyulduğu Müslüman ülkelerce anlaşılmasının zamanı gelmiştir.