Türkiye’de 0-8 yaş arasında yaklaşık 12 milyon çocuk bulunmaktadır. 2018 yılında yapılan bir araştırmaya göre, ülkemizde 0-8 yaş arası çocukların %65’i günde 2 saatten fazla süreyle televizyon seyrediyor. Yani ebeveynlerin çoğu çocuklarıyla sohbet etmek, onlarla oynamak yerine televizyon önünde vakit geçirmelerine izin veriyor. %32’si yanında bir yetişkin olmadan parkta zaman geçiriyor, kazalara, tehlikelere açık oluyor. %78’i duygusal, %24’ü fiziksel istismara maruz kalıyor. %62’si evde yaşanan fiziksel ve ruhsal istismara tanık oluyor. Çocuk ihmali ve istismarı ailenin, kurumların ya da devletin çocuğa karşı en temel sorumluluklarını yerine getirmeyişidir. Önemsememek, gereken ilgiyi göstermemek, boş vermek, çocuğu sömürmek, başka çocuklarla kıyaslamak, cezalandırmak, çocuğa şiddet uygulamak, tehdit etmek, dilendirmek, erken yaşta evlendirmek vb. çocuk ihmali ve istismarıdır. Bunların içinde en önemlisi cinsel istismardır. Peki, çocuklarımızı cinsel istismardan nasıl koruyabiliriz? Çocuklarınıza, bedenlerini korumayı öğretin. Dokunulmayı reddetmeyi, hayır demeyi öğretin. Her hangi bir yanlış yaklaşımda yardım istemeyi öğretin. Onlara her zaman sır saklanmayacağını söyleyin. Sizinle her sorunu paylaşabileceği güven ortamını yaratın ki size her şeyi anlatabilsin. Eğer çocuğunuz günün birinde dikkat eksikliği, öfke, depresyon, donuklaşma, insanlardan kaçma, sosyal becerilerde gerileme yaşıyorsa bir şeylerden şüphelenmeniz ve gerekli önlemleri almanız gerekir. Siz alamıyorsanız konunun uzmanına danışmanız gerekir. Her zaman sabırla çocukla ilgilenmek, kurallara uyduğunda teşekkür etmek, uymadığında düzeltmek için ona fırsat vermek sorunların çözümünde daha yararlı olacaktır. Çocuğunuz konuşurken, dizi izlemek ya da başka iş yapmak, çocuğun boy hizasına gelerek gözlerine bakarak dikkatlice dinlememek, önemsememek çocuğa verilecek en büyük zarardır. Erkek-kız ayrımı yapmadan eğitimleri için gerekli desteğin sağlanması da çok önemlidir. Çocuklarımızın eğitimlerini yarım bırakmalarının nedeni evde yeterli desteği görmemeleridir. Çocuklarınıza önce düzgün bir insan olmayı, emeğe saygılı, adaletli, hoşgörülü, öfke kontrolü yapabilen, şiddetten uzak, çevreye karşı duyarlı, sorumluluk duygusu gelişmiş, inançlı, etik değerleri yüksek bireyler olmayı öğretin. Dünya o zaman daha yaşanılası bir dünya olacaktır. Gözleri hep size ve çevresine sevgiyle bakacaktır. Biri İbn-i Haldun’a sordu; - Çocuklarımızı nasıl terbiye edelim? İbn-i Haldun dedi ki; - Çocuklarınızı terbiye etmeye çalışmayın, zira zaten size benzeyeceklerdir. Kendinizi terbiye edin yeter. Çocuklarınız için siz açık bir ders kitabısınız. Sonuçta her şeyi sizden öğrenecekler, sizden gördüklerini uygulayacaklardır. Onların nasıl olmasını istiyorsanız, önce siz öyle olun. DÜNYAYA DAHA İYİ ÇOCUKLAR BIRAKIRSAK HER ŞEY DAHA GÜZEL OLACAK. SERPİL GÜLEÇYÜZ EĞİTİMCİ