Yapılan bir araştırmaya göre,13-19 arası genç kızların %94’ü vücutlarını beğenmiyor, hatta utanıyor ve bu ileri yaşlara kadar devam ediyor.
Aynı yaş grubundaki erkeklerin %70’i fiziksel özelliklerinden memnun ya da önemsemiyor.
Kadınlar için kiloları ve fiziksel özellikleri yaşları ne olursa olsun çok önemli.
Birde gerek görsel, gerek sözel mesajlarla medya kadınların zayıf olmalarını destekliyor, telkin ediyor.
Gerek kadın gerek erkek birer model olarak dayatılan vücutlara, özellikle çok göz önünde olan vücutlara benzemediğinde de vücudundan utanma duygusu başlıyor.
Ve bu öyle pompalanıyor ki sanki hayatta hiç iç güzellik yokmuş, tek varlık sebebimiz dış güzellik, vücudumuzmuş gibi…
Ondan sonra gelsin bin bir diyet, spor salonları, estetik ameliyatlar.
Son zamanlarda o kadar çok estetik ameliyat yaptıran var ki…
O kadar çok kişi kaş kaldırıyor, dudak dolgusu, yüz gerdirme, burun estetiği yaptırıyor ki, sokaklar birbirine benzeyen insanlarla doluyor.
Estetik yaptırma yaşı, neredeyse 18 yaşına inmiş.
Her koşulda kazanan pazar ekonomisi oluyor.
Oysa bir insan vücudundan değil, zihnindeki kötü düşüncelerinden utanmalı, iyi düşünceleri, yüreğinin güzelliğiyle gurur duymalıdır.
Gerçek güzellik insanın ahlakındadır, nezaketindedir, saygısındadır, insanlığındadır.
Özellikle genç kızlarda her şeyde olduğu gibi burada da anne faktörü çok önemli.
Annenin dış görünüşüne verdiği önem, bu konudaki güveni ya da güvensizliği ne yazık ki kızına da yansıyor.
Artık dış görünüşümüzü bir kenara bırakıp, içimizdeki iyiyi arayalım, içimizi güzelleştirelim.
Vücudumuzdaki sarkmalar, yüzümüzdeki kırışıklıklar bizi kötü ya da çirkin yapmıyor, tam tersi insan yapıyor.
Sevgili Anneler,
Çocuklarımızı uzun- kısa zayıf-kilolu, güzel-çirkin gibi farklılıklarımızın normal olduğunu, önemli olmadığını, esas güzelliğin içimizde olduğunu öğretin.
Çok güzel olsak bile bunu tamamlayan unsurlar yoksa hiç bir anlam ifade etmediğini öğretin.
Onlara güzel olanın; iyilik, saygı, sadakat, sevgi, empati, dürüstlük, karşısındakini önemseme olduğunu öğretin..
Vücuduyla, fiziksel özellikleriyle övünen ya da utanan bireyler olarak yetişmemelerini sağlayın.
Sadece biçimsel güzelliğimizin değil, yaydığımız enerjinin, gülümsemenin de çok önemli olduğunu, bizi güzelleştirdiğini öğretin.
İçimizdeki iyiliğin, kötülüğün dışa yansıdığını unutturmayın.
Ruhumuzu, beynimizi besleyeceğiz.
Çok okuyup, okuduklarımızın bizi ileriye taşımasını sağlayacağız.
Ruhumuza yatırım yaparak, merhametli, anlayışlı, iyi niyetli, insanları seven ve iç güzelliğimize güzellik katan olacağız.
Her güzel iyi değildir ama her iyi güzeldir.
Sizi güzelleştiren ahlakınızdır.
Shannon L. Alder "Güzellik dışarıda olduğunuz kişi değil, insanlara yaptığınız iyilik, bilgelik ve onlara ayırdığınız zamandır"
Jane Seymour “Güzellik içten, iç güvenlikten ve güçlü karakterden gelen bir ışıltıdır"
Bir atasözümüzde "kendi güzele, çabuk doyulur" der.
Unutmayın! Gerçek güzellik içinizdedir.
HANGİ TOPLULUĞA GİRERSENİZ GIRİN, GÜZELLİĞİNİZLE DEĞİL, KİŞİLİĞİNİZLE, FİKİRLERİNİZLE UĞURLANIRSINIZ.