Ülkemizde yaşanan siyaset atışmaları konusunda mümkün olduğunca bir şey söylemiyorum, okuyucularım bilirler. Fakat 3 Aralık ile ilgili bir şeyler söylemek zorunda hissettim kendimi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ikinci yüzyıl vizyon belgesi için günlerdir büyük beklentiler sergilediğini hepimiz biliyoruz. Kendisine inanan insanların yanı sıra, inanmak isteyen ama tam olarak inanmamış, ideolojik olarak ona uyamayan geriye kalan beş koltuk lideri ve onların sevenleri de büyük beklentiler içinde olduğunu çok iyi biliyoruz. Peki geriye 3 Aralık'tan ne kaldı dersek, bende iki şey kaldı. Onlarca eleştiri yapabiliriz ama ben sadece iki konuya değinmek istiyorum; Siyasi bir durum olduğu için sadece bu iki konuya değinmek benim için yeterli olacaktır. Birinci konu şu; Böyle bir organizasyon yapılırken, hele ki vizyon ön plana çıkartılmaya çalışılırken, bu vizyonun içinde kim varsa mutlaka hazırda orada olması gerekirdi. Neden yabancı baş danışman diye bir soru sormuyorum, bunu sormak isteyenler veya halk sormak isterse gerekli cevabı verecektir zaten ama en azından baş danışman olacak kişi,  sayın Kılıçdaroğlu'nu sevenler bu kadar umutlanmışken, bi zahmet ülkemize gelseydi de vizyon toplantısına televizyondan katılmasaydı. Bu bence büyük hayal kırıklığı oldu. İkinci ve en önemlisi ise; Günlerce 3 Aralık nârâları atıldı, Dünya kanalları orada Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına kilitlendi. Yani sadece Türkiye'de değil tüm Dünyada beklentiler büyüktü, belki de büyütüldü. Yazık ki elinde tuttuğu notları önden bir kez dahi okumamış gibi bir hali vardı. Ortaya konulan vizyonu elinde sahnede ilk defa okumuş gibi davranan Kılıçdaroğlu, en azından bir prompter kullanmalıydı. Tüm dünyanın gözleri önünde ana muhalefet lideri vizyonunu böyle açıklamalıydı. Vizyon nedir, nasıldır, bu konular hakkında yazmak istemiyorum ama ülkemizin muhalefet partisinin bu yola çıkarken daha dikkatli davranması gerekirdi. Daha açıkçası, hali hazırdaki hükümetin karşısına altı parti birleşerek bir altılı masa kuracaksın, tüm dünyaya ülkemizde bir siyasi lider var, biz daha önce denedik, birçok parti birleştik ama iktidara gelemedik. Şimdi ise altı parti ile iktidara götürecek vizyonu açıklıyorum diyeceksin ancak Allah muhafaza kalan beş parti de not defterine bakarak vizyonunu okumaya çalışırsa gerçekten yandık. Yandık diyorum çünkü Dünya, Türkiye bu olayı şöyle görebilir, "6 parti birleşti, bir partiyi yenmeye yola çıktı, ama hepsi not defterine bakarak bir vizyon okudu" gerçekten bu çok ayıp olur. Neyse dua edelim de Ak Parti tarafı bir prompter hediye etmesi, ülkenin ana muhalefet lideri olan Parti'nin vizyonunu not defterine bakarak okumasından Ak partililerde rahatsız olmuşlardır. En azından Dünyaya gösterilen imaj için rahatsız olduklarını düşünüyorum yakın zamanda hediye edebilirse şaşırmam.