Şu AKP’nin siyasetine oldum olası aklım ermiyor ama bazı manevraları da takdire şayan gerçekten. Bir ay öncesine kadar “Bergama'da Belediye Başkanı Hakan Koştu yıkılamaz” deniyordu. CHP, Koştu’nun karşısına çıkacak aday mutlaka güçlü olmalı diye raporlar düzenliyordu. CHP Bergama’yı kaybedilmiş bölge ilan edecekken,  bomba bir değişim ile Kınık Belediye Başkanı Sadık Doğruer'in Bergama adayı yapıldığını öğrendik! * AKP’nin yaptığı bu hareketi yürekten tebrik ediyorum tabi. Gülmeyin, Sadık Doğruer bugüne dek AKP’nin tebrik ettiğim tek başkanıdır. Hayatımda ilk defa AKP zihniyetinden birine; Sadık Doğruer’e tebrik yazısı yazmış biriyim ben. Kınık ilçesinde AKP’nin gerçek oyu yüzde 25’lerde… Yüzde 50’nin üzerinde oy alabilen ve siyasi ayırım yapmaksızın hizmet üreten böyle bir insan tabi ki tebrik edilir. * Fakat bence Bergama konusu çok farklı… Orada dörtlü bir operasyon kokusu alıyorum! Yani dört kişiye operasyon yapılmış olduğu kanaatindeyim. Benim gördüğüm tabloda; AKP’de birileri, Bakırçay Havzası’nda  hızlı büyüyen Koştu'nun siyaseten önünü kesemeyince kız kardeşi üzerinden operasyon çekmiş… Koştu'yu uzaklaştırmak için bahane hazır olunca da sıraya Doğruer alınmış…  Nasıl mı? Şöyle; çok hızlı büyüyen ve sevilen, Kınık halkının teveccühünü kazanmış, Bakırçay’da bir marka olmuş Doğruer'e sıra gelmiş… Bence ona da bir operasyon çekilmiş gibi duruyor. Yani AKP’nin içindeki kripto isimler; Doğruer'in bu büyümesini durduramayınca operasyona onu da eklemiş görünüyor.  * Gelelim dörtlü operasyon komplo teorimin diğer iki ismine… AKP İl Başkanlığı’na ful yetkilerle geldiği bilinen Bilal Saygılı… Bir de İzmir’in ağabeyi olmaya çalışan Hamza Dağ… “Yok, artık!” dediğinizi duyar gibiyim… Nasıl olacak bu? Anlatayım; İzmir'de Bakırçay Havzası’nda AKP güçlü bir duruş sergiledi. Hem Bergama Belediyesi hem Kınık Belediyesi bölgeyi eline aldı. Bu başkanlar yıkılması zor bir güç oluşturmuştu. Bergama'da Hakan Koştu, Kınık’ta Sadık Doğruer devam etseydi o bölgeyi AKP’den alabilecek bir güç görünmüyor gibiydi. AKP’deki kripto isimlerin bu bilinen gerçeği görmezden gelerek bir operasyona izin verdikleri çok aşikar… AKP seçim sonunda bu bölgeleri kaybettiğinde bir suçlu aranacak bu suçlu da ilk olarak ful yetkilerle göreve geldiği söylenen Bilal Saygılı olacak! Saygılı, yerel seçimlerde iki belediyeyi kaybetmenin hesabını veremeyecek… Bu top Hamza Dağ'a gelecek… 31 Mart seçimlerinde İzmir’i kaybeden Hamza Dağ’a, bir de kazanılması kesin olarak görünen Bakırçay’ın da elden gitmesinin hesabı sorulacak… Bu kurguyu yapanları ayakta alkışlıyorum… * Bir yandan Bakırçay,da ismi öne çıkan Hakan Koştu'dan kurtarılacak… Öte yandan Kınık ilçesinde ismini markalaştıran Doğruer de devre dışı bırakılmış olacak… Seçim sonrasında Bilal Saygılı ve Hamza Dağ’ın aslında İzmir'de ‘dağ’ olmadıkları ya da bir başka ifadeyle ‘dağın fare doğurduğu’ ispat edilmiş olunacak! Koltukların tekrardan dizayn edilmesi için ortam hazır hale getirilmiş olacak… Sizin anlayacağınız; seçim sonunda AKP açısından İzmir’de şenlik var yani… E yoksa sağlam temellere oturtulmuş işler haldeki yapılı iki binanın temeline niye dinamit konulsun ki? Elbette ki işin içinde adı ‘dörtlü’ ya da ‘çoklu’ bir operasyon var! Nasreddin Hoca misali kim bindiği dalı keser ki? AKP’nin kendi elleriyle kestiği bu dal; üstelik 4 tane… Biri Bergama, diğeri Kınık, Saygılı ve Dağ…