Hayati bir konu olan "Teslimiyetin Önemini" Dünya Değişim Akademisi'ndeki Değişim Uzmanlarına sorduk çok etkili bilgiler edindik bu bilekleri sizlerle paylaşmak isteriz.     "Bu nedenle Gelişim yolunda birey seçimsiz olmanın Önemini anlar. Zira seçimsiz olmak akışta olmaktır, akışta olmak da teslimiyet içinde olmaktır. Bu gerçeği kavrayan birey seçmez, baskılamaz ve doğal olarak bir düşkünlüğün kurbanı olmaz.   Demek ki bütün sorunların nedeni seçimlerdir. İşte birey teslimiyet içinde olup seçim yapmayınca varoluş onun için seçer ve varoluşun seçimleri mükemmel olur. İnsanlar mutlak teslimiyet ve kabullenmenin önemini bilseler bile buna hazır olamazlar çünkü derinlerde bir yerde bir şeylere tutunmaya devam ederler.   Cinsel dürtüyle savaşarak başaramayan insanlar kabullenerek başarmaya çalışır ama hırslı zihin bir hedef seçtiği için yine de başarısızlığa uğrar. Zira seçimsiz teslimiyet yokluğunda kabullenme fazla işe yaramaz.   Kabullenme bir şeyi başarmak için gerçekleştirilirse mutlak olmaz ve hayal kırıklığına uğratır. O zaman kabullenme ediminin kendisi de bütünlük içinde olmaz. Şayet birey bencil isteklerini gerçekleştirmek için bir şeyi kabulleniyorsa kabullenme dünyevi bir yönteme dönüşür ve acılara neden olur.   Başarı peşinde olan, taraf tutan, hırs, beklenti ve bencil isteklerle dolu zihin aşılınca gerçek teslimiyet ve kabullenme gerçekleşir. O zaman bireyin yaşamı bir nehir gibi serbestçe akar ve geliştirme ulaştırır.   Bir rüzgâr ağaçların arasından kolaylıkla akar. Tıpkı bunun gibi teslimiyet içinde olan birey hayatın zorluklar arasından kolaylıkla sıyrılıp neşe içinde akar. Bir insan hayata direnmeyince hayat da özgürce hareket eder ve onun içinde özgürce dolaşır."