Tahsin TUNA  Bergama'nın CHP'li yeni Başkanı Prof. Dr. Tanju Çelik ile basın mensupları olarak üçüncü kez Kleopatra Ilıca'da kahvaltıda bir araya geldik. Genellikle davetlere erken giderim ve bu sefer de öyle yaptım. Davetlilerin bir bir gelişlerini izlerken, temiz hava alıyordum ki belediye makam aracı geldi. Ancak içinde Başkan yoktu başkaları indi.  On beş dakika sonra Başkan'ın yaya olarak gelip salona girmesi beni şaşırttı. Kendi kendime "İçimizden biri, işte bu!" dedim. Ünvanı Prof. Başkan da olsa, insanlığını hiç yitirmemiş, büyüklük kompleksi olmayan bir halk adamıyla karşı karşıya olduğumu düşündüm. Kahvaltı başladığında, Belediye Başkanı Tanju Çelik çalışmalarını anlatmaya başladı. Devlet yatırımı TOKİ tarafından yapılan Millet Bahçesi ve Çamlı Park'ın yapımının ağır aksak da olsa tamamlanacağını belirtti. İlişkilerin iyi gitmesi için böyle düşündüğünü sanıyorum. Çamlıpark'ta ağaçlar ve çiçekler şu anda bakım ve onarım bekliyor. Bu iş artık tatsız bir hal almaya başladı. Şehir girişi ve herkesin ilk gördüğü bir yer olan bu parkta, yaz aylarında oturulamayacak ise kış aylarında parka gerek mi var? Tanju Başkan kadar sabırlı olamazdım doğrusu. Konuşmasına devam ederken, belediye işçilerinin maaşlarını iki aydır birer hafta eksik ödeyebildiklerini, ancak tahsil edilmeyen alacakların peşine düşerek borcun yüz milyarını ödediklerini söyledi. İki ayda bunu başarmak kolay bir iş değil. Bu durum, Tanju Başkan'ın iyi bir yönetici olduğunu gösteriyor. Kirası ve iki çalışanıyla altı-yedi yıldır zarar eden Sosyal Market'i kapattı. Yaşam Boyu Eğitim Merkezi de kapatılmış. Halka Hizmet gibi görünse de  Belediye bir eğitim kurumu değil sonuçta. Boşa giden para kaynakları bunlar. Çok gelirin olur ve yapacak bir şey bulamazsan bu hizmetleri yaparsın. Gören göz kılavuz istemez; gereğini yapmış. Parantez içinde bir şey söylemek istiyorum: Tanju Bey, ben Maltepe Mahallesi, Kahraman Sokak'ta oturuyorum. Sokak bir yılı aşkındır döşeme yapılmayı bekliyor. Kış gelmeden yapıverin lütfen. Not: Gazeteciler ile bir daha bir araya gelip ilçe sorunlarını karşılıklı konuşacak isek, her gazeteciye on veya beş dakika konuşma süresi verin. Bergama'yı tanımayan kişilere soz verip boşa zaman harcamayın. Yapılacakların islerin çeyreğini bile konuşamadık, üzgünüm.