Meme Kanseri Tedavisinde RFID Teknolojisi ile Yenilikçi Yöntem
Meme Kanseri Tedavisinde RFID Teknolojisi ile Yenilikçi Yöntem
Son yıllarda sıkça karşılaşılan meme kanserinde de erken tanı ve tedavi süreçlerinin gelişmesiyle kanserden kaynaklı ölüm oranları hızla düşüyor.
Meme kanserinde yeni tedavi
Günümüzde gelişen teknoloji, birçok hastalığın tedavisinde önemli ilerlemeler sağlıyor. Bu noktada, meme kanseri tedavisinde kullanılan RFID (Radyo Frekans Tanımlama) teknolojisi, tümörün çıkarılması ve meme korunması süreçlerinde sağladığı avantajlarla öne çıkıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi’nden Prof. Dr. Fatih Aydoğan, Türkiye’de bu yöntemi ilk kez uygulayan hekim olarak, RFID teknolojisinin meme kanseri tedavisinde nasıl kullanıldığını anlattı.
Radyofrekans Teknolojisi ile Hassas Cerrahi Müdahale
RFID teknolojisi, temelde kablosuz radyo dalgalarını kullanarak verileri aktaran bir sistem olarak biliniyor. Genellikle lojistik, envanter yönetimi ve güvenlik gibi birçok alanda kullanılan bu teknoloji, kanser cerrahisinde de devrim niteliğinde bir çözüm sunuyor. Meme kanseri tedavisinde, RFID yöntemi ile meme koruyucu cerrahilerde tümörlerin hassas bir şekilde işaretlenmesi ve çıkarılması mümkün hale geliyor.
FDA onayı ile meme ameliyatlarında cerrahlara rehberlik etmek için kullanılmaya başlanan RFID teknolojisi, meme içerisine yerleştirilen küçük bir çip ve bu çipin yerini gösteren bir dedektörden oluşuyor. Çipin yerleştirilmesi, ameliyat öncesi yapılabildiği gibi, hastalara büyük esneklik sağlıyor.
RFID Teknolojisinin Sağladığı Avantajlar
RFID yöntemi, meme kanseri tedavisinde üç önemli avantaj sunuyor:
-
Tümörlerin Hassas Şekilde İşaretlenmesi: Klinik muayenede elle hissedilemeyecek kadar küçük tümörlerin yeri, RFID yöntemi ile hassas şekilde belirleniyor. Daha önce kullanılan tel yöntemiyle kıyaslandığında, hastaların rahat hareket edebilmesi ve telin rahatsızlık vermemesi açısından RFID teknolojisi büyük kolaylık sağlıyor. Çipin yerleştirilmesinden sonra hastalar çipi hissetmezken, tellerin dışarı çıkması gibi sorunlar ortadan kalkıyor.
-
Kemoterapi Sürecini Kolaylaştırma: Tedaviye kemoterapi ile başlayan hastalarda, tümör tamamen kaybolsa bile, kemoterapi öncesinde tümör sınırlarına yerleştirilen RFID çipleri sayesinde ameliyat sırasında doğru bölge kolayca bulunabiliyor. Bu yöntem, kemoterapi öncesi ve sonrası iki kez işaretleme yapılması zorunluluğunu ortadan kaldırarak, hastalara tedavi sürecinde büyük bir kolaylık sunuyor.
-
Lenf Nodlarının Belirlenmesi: Tedavi sürecinde metastaz riski taşıyan lenf nodlarının çıkarılması, RFID teknolojisi ile daha hassas şekilde gerçekleştirilebiliyor. Lenf nodlarına yerleştirilen çipler sayesinde, ikinci bir işaretlemeye gerek kalmadan, detektör yardımıyla bu bölgeler doğru bir şekilde tespit edilip çıkarılabiliyor.
Cerrahi Hassasiyet ve Planlama Kolaylığı
RFID teknolojisinin en büyük avantajlarından biri, cerrahi planlama esnekliği sağlamasıdır. Çipler ameliyattan günler hatta haftalar önce yerleştirilebiliyor. Bu da hem hastalar hem de sağlık ekipleri için planlama süreçlerinde kolaylık sağlıyor. Ayrıca RFID yöntemi ile bölgenin milimetrik olarak hassas bir şekilde belirlenmesi, gereksiz sağlam doku çıkarılmasını önleyerek, kozmetik olarak da avantaj sunuyor.
RFID teknolojisi, meme kanseri tedavisinde cerrahların işini kolaylaştırırken, hastalar için daha konforlu bir tedavi süreci sunuyor. Tümörlerin hassas şekilde işaretlenmesi ve çıkarılmasında sağladığı avantajlarla, meme kanseri tedavisinde başarı oranlarını artırırken, kozmetik sonuçları da iyileştiriyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.